Hukuk/VergiMuhasebe

Amortisman Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Amortisman, bir işletmenin kârını ve zararını doğru şekilde hesaplamak için önemli bir muhasebe kavramıdır. Herhangi bir varlığın kullanım ömrü boyunca kademeli olarak değer kaybetmesinin muhasebeleştirilmesi olarak tanımlanır. Amortisman, herhangi varlığın ilk maliyetini, varlığın kullanım ömrü boyunca eşit olarak dağıtılmasıyla yapılır. Varlığın maliyetini, varlığın kullanım süresi boyunca gider olarak kaydederek muhasebeleştirilmesini sağlar.

Amortisman yapılmadığı takdirde işletmenin kârları olduğundan daha yüksek görünebilir. Bu durum ise şirketlerin olduğundan daha yüksek vergi maliyetlerine yol açabilir. Başka bir ifadeyle amortisman, bir işletmenin vergi matrahını azaltmaya yardımcı olabilir.

Amortisman Hesaplama Yöntemleri Nelerdir?

İşletmeler, finansal raporlama ve vergi avantajları gibi faktörleri dikkate alarak uygun amortisman yöntemlerini seçerler. Amortisman yöntemi belirlenirken varlıkların farklı özellikleri ve kullanım amaçları, koşulları gibi kriterler göz önünde bulundurulur.  Yaygın olarak ülkemizdeki mali ve muhasebe süreçlerinde 3 farklı amortisman yöntemi kullanılır.

Lineer Amortisman

Lineer amortisman, doğrusal amortisman ya da normal amortisman olarak da bilinir. Bu yöntemde amortisman zamanın bir fonksiyonudur. Varlığın maliyeti, ilgili varlığın kullanılacağı süre içinde eşit tutarlarla düşülür. Yıllık amortisman gideri = Varlık maliyeti / Kullanım ömrü

Bir bilgisayarın maliyeti 5.000 TL ve kullanım ömrü 5 yıl ise;Yıllık amortisman = (5.000TL) / 5= 1.000TL şeklinde hesaplanır. Ofis mobilyaları gibi sabit varlıklar lineer amortisman yöntemiyle değer kaybına uğrayabilir.

Azalan Bakiye Amortismanı

Azalan bakiye metodunda amortisman değeri, önceki yıllarda uygulanan amortisman miktarı dikkate alınarak, varlığın kalan net maliyeti üzerinden hesaplanır. Hızlandırılmış amortisman olarak da bilinir. Bilgisayar ekipmanları gibi teknolojik varlıklar bu yöntemle amortismana tabi tutulabilir. Azalan bakiye amortismanı hesaplamasında kullanılan formül şöyledir:

İlk yıl için yıllık amortisman gideri = (Varlığın değeri / Varlığın faydalı ömrü ) x 2İkinci yıl için amortisman gideri = (Varlığın değeri – bir önceki yılın amortisman değeri) / Varlığın faydalı ömrü x 2

Üçüncü yıl için amortisman gideri = (Varlığın değeri – İlk yılın amortisman değeri – ikinci yılın amortisman değeri) Varlığın ömrü x 2Azalan bakiye ile amortismanı bir örnekle açıklayalım.

Bir işletmenin değeri 10.000 TL olan bir demirbaş edindiğini ve bu demirbaşın 10 yıllık ekonomik ömre sahip olduğunu varsayalım.

İlk yıl: 10.000/5 x 2 = 4.000 TL olarak giderleştirilir.

Yani ilk yılın sonunda o demirbaş için vergi ve diğer işlemlerde kullanılacak değer artık 6.000 TL’dir.

İkinci yıl ise amortisman uygulanacak değerden bir önceki yılın değeri çıkarılır. Yine aynı formül uygulanır. Yani;

İkinci yıl: (10.000 – 4.000)/5 x 2 = 2.400 TL

Amortisman hesabını 1 yıl daha ilerletelim.

Üçüncü yıl: (6.000 – 2.400)/5 x 2 = 1.440 TL olarak giderleştirilir.

Bu yöntemin en önemli özelliği, ilk yıllarda yüksek amortisman uygulanırken ilerleyen yıllarda amortisman değeri azalarak devam eder.

Fevkalade Amortisman nedir?

Amortisman türleri içerisinde özel durumlarda kullanılan bir yöntemdir. Yangın, sel, deprem vb. doğal afet gibi gerekçelerle zarar gören malların değerinde yapılan düzeltmelerdir. Vergi Usul Kanunu’nun 317. maddesinde açıklanan fevkalade amortisman ilgili vergi dairelerine başvurarak varlık değerinin belirli bir bölümü için amortisman uygulanmasını sağlayabilir.

Amortisman Ne İşe Yarar?

Amortisman, işletmelerin varlıklarını zaman içinde değerini düşürmesine ve vergi avantajı elde etmelerini sağlar. Varlıklarda amortisman yoluyla sağlanan değer düşüşü, vergi beyannamelerinde gider olarak kaydedilir. Böylece işletmeler daha düşük vergi öderler. Vergi sonrası amortisman, işletmelerin vergi sonrası kârlarını artırır. Düşük vergi ödemeleri, yatırımların geri dönüş sürelerini kısaltır ve yeni yatırımları daha çekici hale getirebilir. Amortisman aynı zamanda vergi planlaması için kullanılır ve işletmelerin nakit akışını etkiler. Bazı ülkeler, belirli sektörlerdeki yatırımları teşvik etmek amacıyla düşük vergi oranları veya özel amortisman avantajları sunabilir. İşletmeler, bu teşviklerden yararlanarak vergi avantajı elde edebilirler.

Amortisman Neleri Kapsar?

Amortisman, işletmelerin kullandığı çeşitli varlık türlerini kapsar. Bu varlıklardan bazıları şöyledir:

  • Ofis binaları
  • Makine ve teçhizatlar
  • Her türlü motorlu araçlar
  • Bilgisayarlar
  • Patentler
  • Ticari markalar
  • Lisanslar
  • Bilgisayar yazılımları
  • Teknolojik sistemler ve diğer dijital varlıklar

Amortisman Hesaplamada Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Şirketlere önemli avantajlar sağlayan amortisman hesaplamasında bazı kritik noktalara dikkat edilmelidir. Öncelikle varlığın maliyeti veya net değeri doğru bir şekilde belirlenmelidir. Değer, varlığın kullanım ömrü boyunca düşürülecek olan amortismanın temelini oluşturur. Varlık değerindeki hesaplamalara etki edebileceği için yeniden değerleme düzeltmeleri de göz önüne alınmalıdır. Varlığın kaç yıl kullanılacağı doğru tespit edilmelidir. Lineer amortisman, azalan bakiye amortismanı gibi çeşitli yöntemler arasından uygun olanı seçilmelidir. Vergi avantajları elde etmek ve hukuki sorunlardan kaçınmak adına vergi kanunlarına ve muhasebe standartlarına uyulmalıdır. Değer kaybı durumlarında indirilebilir değer testleri yapılmalıdır. İşletmeler finansal raporlama standartlarına uygun olarak hareket etmeli ve gelecekteki değişiklikleri göz önünde bulundurmalıdır.

Amortismanla İlgili Finansal Riskler Nelerdir?

Amortisman, işletmelerin varlık değerlerini zaman içinde düşürebilen bazı finansal riskleri içerisinde barındırır. Beklenmedik ekonomik durumlar, teknolojik değişimler ve iş faaliyetlerinde belirsizlikler, varlık değerlerinde ani düşüşlere neden olabilir. Hızlı teknolojik gelişmeler nedeniyle bazı varlık türlerinin aniden değer kaybetme potansiyelini içerir. Ekonomik durgunluk ve iş riski, işletmelerin gelir tablolarını etkileyerek varlık değerlerini olumsuz yönde etkileyebilir. Vergi riski, vergi politikalarındaki değişikliklerin amortisman avantajlarını etkileme potansiyelini taşır. Yüksek enflasyon dönemlerinde varlık maliyetleri artabilir.

Amortisman Tablosu Nasıl Oluşturulur?

Amortisman tablosu, işletmelerin varlık değerlerini düzenli bir şekilde takip ederek finansal durumlarını doğru biçimde değerlendirmelerini sağlayan süreçtir. Tablo oluşturulurken öncelikle varlığın maliyeti, kullanım ömrü, varsa yeniden değerleme düzeltmeleri ve net kitlesel değeri gibi varlıkla ilgili temel bilgiler belirlenmelidir. Gereken bilgiler tamamlandıktan sonra kullanılacak amortisman yöntemi kanunlarda belirtildiği gibi doğru bir şekilde karar verilmelidir. Eğer oran tabanlı bir yöntem seçildiyse amortisman oranı da hesaplanmalıdır. Amortisman gideri, belirlenen yöntem ve orana göre yıllık olarak hesaplanır. Tabloda yıl, başlangıç net değer, amortisman gideri, yıl sonu net değer gibi sütunlar yer alır. Tablo, varlığın her yılı için güncellenerek işlenmelidir.

Amortismanın Hukuki Yönleri Nelerdir?

Amortismanın hukuki yönleri, işletmelerin varlık değerlerini düşürme sürecinde karşılaştığı muhasebe ve vergi esaslarını kapsar. Amortismanın hukuki dayanağı, işletmelerin varlıklarının kullanım ömrü boyunca değer kaybını muhasebeleştirebilme yetkisini ve yükümlülüğünü temsil eder. Ulusal ve uluslararası muhasebe standartlarına uyumlu bir şekilde amortisman hesaplanabilmesini sağlayan hukuki çerçeve, vergi mevzuatı, amortisman politikalarının belirlenmesinde yol göstericidir.

Vergi otoritelerinin düzenlediği denetimler ve ortaya çıkan uyuşmazlıklar, işletmelerin amortisman işlemleri ile ilgili hukuki süreçlere girmesine neden olabilir. Amortismanın hukuki dayanakları, işletmelerin muhasebe ve vergi mevzuatlarına uyumlu bir şekilde amortisman uygulamalarını sağlaması ve potansiyel hukuki sorunlardan kaçınması için önemlidir.

Amortisman Sınırı Nedir?

Amortisman sınırı, varlığı maliyeti üzerinden düşülen amortismanın belirli süre veya miktarı aştığı durumları ifade eder. Sınır, muhasebe ve vergi mevzuatları tarafından belirlenir. Sınırlamalar, işletmelerin varlık değerlerini düşürme sürecini düzenleyerek mali hesaplamalarda ve vergi avantajlarında adil ve tutarlı bir yaklaşım sağlamayı amaçlar.

Vergi mevzuatında belirli varlık türleri için belirlenen maksimum amortisman oranları veya belirli bir süre boyunca uygulanacak toplam amortisman miktarları sınırı oluşturabilir. Böylece işletmeler, varlıklarını belirli bir hızda ve oranda amortismana tabi tutabilir. Sınırlamalar ile vergi avantajlarının sürdürülebilir bir şekilde kullanılması hedeflenir.

Amortisman sınırı, her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından belirlenir ve kamuoyuna açıklanır. 2023 yılında demirbaş ve amortisman sınırı 4.440 TL olarak uygulanır. Amortisman sınırı, KDV hariç tutarlar baz alınarak belirlenir. Bu çerçevede işletmeler, 4.440 TL’nin (KDV hariç) altındaki demirbaş alımlarını doğrudan gider olarak yazabilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu